BELKİ ŞURADA MUTLU KÜÇÜK AĞAÇLARIN PAZARLAMA SIRLARI VARDIR
11 Ekim 2018

BELKİ ŞURADA MUTLU KÜÇÜK AĞAÇLARIN PAZARLAMA SIRLARI VARDIR

Bob Ross sayesinde yalnız ağaçların mutlaka birer arkadaşa ihtiyacı olduğunu öğrendik ancak dikkatlice bakınca anlıyoruz ki, ondan öğreneceklerimiz çok daha fazlası.

Kadminyum sarısı, van Dyck kahverengi, Prusya mavisi, alizarin kırmızısı, Fildişi siyahı, yanık siena… Hepimiz onun sayesinde mutlu küçük ağaçlar yaparken bu renkleri kullandık. Yalnız ağaçların mutlaka birer arkadaşa ihtiyacı olduğunu ondan öğrendik. Tam işin çıkmaza girdiğini düşündüğümüz anlarda kameraya döner, “Şu anda ne düşündüğünüzü biliyorum. Hepiniz “İşte bu sefer resmi batırdın Bob” diyorsunuz. Ama acele etmeyin.” diyerek tuvaldeki renk cümbüşünden tahmin bile edemeyeceğimiz manzaralar çıkarırdı. Burçin Oraloğlu’nun sesiyle ekranlarda yıllarca onu izledik. Bob Ross, şüphesiz ki daha önce hiç tuval girmemiş evlere bile konuk olabilen, birçok farklı neslin hafızasında iz bırakabilmiş yegane sanatçılardan biriydi. YouTube’da hala videolarına ya da sokaklarda elinde paleti ve fırçası, bonus saçlarıyla size gülümseyen bir duvar yazısına denk gelmemeniz çok zor. Tüm dünyaca onun gibi sevilebilen kaç kişi vardır ki?

 

Günümüzde bile tartışılan bir konu, Bob Ross’un ürünlerinin aslında sanat değeri taşımadığı, alelade manzara resimleri olduğu yönünde. Hatta onun sanatçı olup olmadığını sorgulayanlar bile mevcut. Oysaki Ross hiçbir zaman yaptıklarının sanat değerini dile getirmedi, onun amacı insanlara resmi sevdirmek, eline palet ve fırça alan herkesin bir yerden resim yapmaya başlayabileceğini göstermekti. Nitekim bunu başardı da.

 

“Evet, şimdi buraya bir ağaç yapalım… Gövdesi hafif kıvrık olsun… Şimdi ona bir arkadaş verelim değil mi? Evet, iki üç dört derken böyle giderse neredeyse orman olacak.”

 

Bob Ross’un programı The Joy of Painting, 1983’ten 1994’e kadar, ressamın 1995 yılındaki vefatına kadar yayınlandı. Üzerinden neredeyse 25 sene geçmesine rağmen Bob Ross markası bugün hala geçerliliğini koruyor. Başarısının ve kalıcılığının elbette birçok sebebi var: İnsanı dinlendiren sesi, ansızın çıkardığı çalılık fırçaları ve onları yıkadıktan sonra “pata pata” silkelemesi, hepimize anlata anlata Alaska’yı öğretmesi ya da sadece herkesi resim yapabileceğine inandırabilmesi… Ancak perde arkasında, Bob Ross’un gizli bir sırrı daha var. O da içerik pazarlama konusunda bir öncü olması.

 

Programın Amerika’da yayınlandığı kanal PBS, Ross’a herhangi bir ödeme yapmıyordu çünkü kısa zamanda anlaşıldı ki buna gerek olmayacaktı. Ross’un programı kendi iş modelini oluşturmuştu. Sunum tekniği, kırmızı yerine alizarin kırmızısı demesi, herhangi bir fırça değil de 5 santimlik yelpaze fırçayı tercih etmesi piyasada öyle bir etki yarattı ki, yayınlandığı süre zarfında 15 milyon dolarlık (şimdiki değeriyle yaklaşık 30 milyon dolarlık) bir marka haline dönüştü. Şaşırtıcı derecede naif bir biçimde, Bob Ross mütevazı bir imparatorluk kurdu.

 

Uzun lafın kısası, Bob Ross’dan sadece çalıları teker teker çizmemiz gerektiğini ya da tuvale sincaplar için ağaçlar eklemeyi öğrenmedik, işte çağımızın en başarılı içerik pazarlayıcılarının birinden bu alanda alacağımız 5 ders.

 

Ürünün değeri, içeriğin değerine ilham verir

Bob Ross Inc. şirketi, televizyon programından önce kurulmuştu, Ross’un ünlenmesiyle şirket de büyüdü. Kullandığı teknik “wet on wet”i öğrettiği öğrencilerinden Annette Kowalski, onu bir televizyon programı yapması için teşvik eden kişiydi. Kowalski’nin Ross’ta gördüğü ise, onun resim yapmaktan duyduğu keyif ve daha da önemlisi bu keyfi karşı tarafa geçirebilme becerisiydi. The Joy of Painting işte bu fikir üzerine geliştirildi: İnsanları daha önce deneyimlemedikleri şekilde resimle buluşturmak ve resim yapmanın duygusal değerini ortaya çıkarmak.

Önce esasları öğrenin, sonra orijinal olun

Hiçbir fikir yeni değildir ya da her fikir yenidir. Aslında iki görüşün de doğruluk payı var. Herhangi bir alanda yepyeni ve daha önce bulunamış bir fikir üretmek, günümüzde pek de olası değil. Ama ortaya çıkan işi özel ve tercih edilebilir kılan, onu nasıl “kişiselleştirdiğiniz”. Bob Ross, “wet on wet” tekniğini icat etmedi. William Alexander’ın daha önce kullandığı bu tekniği, kulağımızda kalan şu cümlesiyle çok başarılı bir şekilde uyguladı: Hata diye bir şey yoktur. Sadece küçük mutlu kazalar vardır. Ross, ne Alexander’la aynı işi ortaya koydu -ki bu olanaksız olurdu- ne de tekniği sahiplendi. O sadece kendi tercihleri doğrultusunda bu tekniği ve resim sanatını bizlere sundu, yarattığı orijinallik de buydu.

“Bulutlar bulutlar… Biraz daha yayalım… Şimdi van Dyck kahvesini yeşille karıştırıyoruz… Tamam, manzaraya derinlik kazandırdık.”

 

Tüketicinin ihtiyaçları önce gelir

Bob Ross’un hemen her bölüm sarf ettiği bir cümle vardı, hatırlayacaksınız: “İzleyicilerimizden gelen mektuplarda…” Bu cümle kimi zaman “…en çok dağ çizmeyi seviyorlarmış.” kimi zaman da “…çalıları çizmekte zorlanıyorlamış.” şeklinde biterdi. Bunu sıklıkla duymamız tesadüf değil çünkü işin başından beri Ross, ne yapmak istediğini biliyordu: Her zaman boş bir tuvalle başlayacak, izleyicilerin talepleri (böylece bu talepler zamanla ihtiyaca dönüşecek) doğrultusunda resimleri çizecek ve 30 dakikanın sonunda ortaya bir tablo çıkacak. Onun amacı resim sanatını ulaşılabilir kılmaktı.

 

Ürüne değil sonuca odaklanın

Yazının başında saydığımız renkler hepimizin aklında kaldı, değil mi? Ancak şimdi herhangi bir The Joy of Painting bölümü açtığınızda fark edeceksiniz ki Ross, kullanacağı renklerin adını bölüm başında ekranda -kendi tabiriyle- kısaca akıtır ve onun dışında, Ross’un ağzından renkler hakkında baskınlıkları haricinde pek bir şey duymayız. Bu sayede de bugün, Bob Ross’un sattığı resim malzemelerini değil, bunu nasıl başardığını konuşuyoruz. Onun sırrı, vaktini ürünlerini anlatarak değil, o ürünleri kullandığımızda karşılaşacağımız sonucu sunmakla geçirmesiydi.

 

Daha fazlası için güvenilirliği feda etmeyin

Ross’un başarı sırlarından biri de, konu malzemelere geldiğindeki tutumlu tavrıydı. Hangi boyadan ne kadar miktarın bize yeteceğini biliyor ve fazla satmak uğruna aksini söylemiyordu. Çünkü tıpkı yukarıdaki stratejisinde bahsettiğimiz gibi “en iyi sonuç”, onun gözünde devamlılığı sağlamakta, yani bir başka deyişle insanlara yeniden resim çizdirmekte birincil etkendi ve dengeyi kurduktan sonra istikrarı sürdüreceğini biliyordu.

“Şuralara şöyle hafifçe dokunuyoruz. İnce bir kıyı çizgisi. Ağaçlar büyük bir şapırtı ile suyun içine yuvarlanmasın diye... Belki de orada küçük bir kunduz yaşıyor.”

 


 


Benzer İçerikleri Okumaya Devam Et

Kültür&Sanat

Girişimcilerin Okuması Gereken 9 Kitap

“Başlamanın yolu konuşmayı bırakıp yapmaya başlamaktır.” Bu söz, Disney’in kurucusu, dünyaca ünlü yapımcı, yönetmen, senarist ve girişimci Walt Disney’e ait. Yani aslında herkesin haya...

26 Eylül 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Finans Dünyasındakilerin İzlemesi Gereken 10 Film

Sinema büyülü dünyasıyla hayatın farklı yönlerine ışık tutar ve bazen en karmaşık konuları bile anlamamızı sağlar. Finans dünyası da bu karmaşanın içinde özel bir yere sahiptir. Çünkü...

25 Eylül 2023
Keşfet
Tümünü Gör
Tümünü Gör
Kültür&Sanat

Girişimcilerin Okuması Gereken 9 Kitap

“Başlamanın yolu konuşmayı bırakıp yapmaya başlamaktır.” Bu söz, Disney’in kurucusu, dünyaca ünlü yapımcı, yönetmen, senarist ve girişimci Walt Disney’e ait. Yani aslında herkesin haya...

26 Eylül 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Finans Dünyasındakilerin İzlemesi Gereken 10 Film

Sinema büyülü dünyasıyla hayatın farklı yönlerine ışık tutar ve bazen en karmaşık konuları bile anlamamızı sağlar. Finans dünyası da bu karmaşanın içinde özel bir yere sahiptir. Çünkü...

25 Eylül 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

İngilizce E-Posta Nasıl Yazılır? En Çok Kullanılan İngilizce Mail Kalıpları

Global iş dünyasında, resmi yazışmalarda ve diğer pek çok alanda iletişimler mail üzerinden yürür. E-postalar elektronik ortamda iletişimin hızlı ve etkin sürdürülmesi için önemli araçlarda...

21 Eylül 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

İş Çıkışı Moda'da Yapılabilecek Aktiviteler / Hafta İçi Moda'da Yapılacak Aktiviteler

İstanbul’un Anadolu yakasında konumlanan Moda semti, denize yakın konumu, tarihi köşkleri, nezih sokakları, meşhur Moda sahil parkı ve yürüyüş yolu ile öne çıkar. Günümüzde hem İstanbul ha...

11 Eylül 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Ankara'nın En Gözde ve Yükselen 10 Semtinin Listesi!

Türkiye’nin başkenti Ankara’da refah seviyesi yüksek ve nezih pek çok semt bulunur. Özellikle Ankara’ya yeni taşınacak kişiler, bu şehrin en gözde semtlerini merak eder. İşte son dönemde yü...

14 Ağustos 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

İş Dünyasında Olanların Mutlaka Okuması Gereken Kişisel Gelişim Kitapları

İş hayatı rekabetin oldukça yüksek seviyede yaşandığı bir alandır. Taşıdığınız unvan ne olursa olsun kendi gelişiminize yatırım yaparak asıl varmak istediğiniz noktaya ulaşabilirsiniz. B...

23 Nisan 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Başarılı İnsanların Sahip Olduğu 10 Özellik

“Nasıl başarılı bir insan olunur?” merak ediyorsanız rehber niteliğindeki bu yazı sizin için.

23 Nisan 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Zaman Yönetimi Nedir? Nasıl Yapılır?

Tarih boyunca adından en çok söz edilen bilim insanları arasında yer alan Newton’un dediği gibi; zaman, tek yönde durmaksızın akan bir kavramdır. Dünya üzerinde var olan her insanın eşit düzey...

23 Nisan 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Know-How Nedir? Know How Örnekleri Nelerdir?

Son yıllarda en sık kullanılan kelimelerden biri olan know-how, kişilerin bir işi başarılı bir biçimde yerine getirme becerisi olarak açıklanabilir. Peki dünyanın pek çok ülkesinde dillendirilen...

23 Nisan 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Pazartesi Sendromu Nedir? Pazartesi Sendromunu Atlatma

Pazar günleri stres ve gerilim dolu bir hafta daha sizi bekliyor gibi hissediyor olabilirsiniz. İşe gitmek istemiyor ve sebepsiz bir gerilim, isteksizlik gibi olumsuz duygular yaşıyor da olabilirsiniz. Bu...

23 Nisan 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

İstanbul’un En Gözde Semtleri Neler?

Türkiye’nin Dünya çapında tanınan incisi İstanbul sahip olduğu tarihi ve kültürel güzellikler yanında birbirinden şirin semtleriyle de görülmeye değer bir şehirdir.

23 Nisan 2023
Keşfet
Kültür&Sanat

Happy Hour Nedir? İş Yerinde Happy Hour Fikirleri

İşyerinde happy hour partileri düzenlemek, ekibi bir araya getirmenin, güçlü bağlar oluşturmanın ve iş ilişkilerini geliştirmenin harika bir yoludur.

23 Nisan 2023
Keşfet
Çözümlerimiz hakkında bilgi almak için bize ulaş!

Çözümlerimiz hakkında bilgi almak için bize ulaş!

Çözümlerimiz hakkında bilgi almak için bize ulaş!