Biyofilik Tasarım Nedir?
Modern mimarlıkta kendine giderek daha geniş bir yer edinen Biyofilik Tasarım (Biophilia) kavramından bahsedeceğim. Giderek daha da yoğun bir kentleşme süreci içine giren yerleşim alanlarında, insanın da doğada var olan her canlı gibi bir canlı olduğu, ve esas doğasında da bu habitattan uzaklaştıkça mutsuzlaşacağı üzerine birtakım çalışmalar yapıldı.
Çalışmalar ortaya çıkardı ki, doğada var olan elamanları, insanların yaşam alanlarında var etmezsek, kişilerin mutlu hissetme ihtimali de giderek azalacaktır. Teknoloji ve endüstriyel atmosferlerde, LED ekranlar, reklam panoları, ışıklı ya da yazılı neon tabelalar, beton, çelik, korna, is, gürültü ve insan beyninin bir günde kaldırabileceğinden daha fazla uyaranı içeren yapılı çevreler, bizi gerçekten de depresyona sürüklüyor.
Peki nedir bu biyofilik tasarım?
Biyofilik tasarım, bina sakinlerini doğaya daha yakından bağlamak isteyen bir mimari yaklaşımdır. Biyofilik tasarımlı binalar, doğal aydınlatma ve havalandırma, doğal peyzaj özellikleri barındırmak ve insanlar için daha üretken ve sağlıklı bir çevre yaratmak gibi amaçlara hizmet eder.
Biyofilik tasarım, doğaya olan bağlılığımızı modern yapılı çevrede buluşturmayı amaçlamaktadır. Basitçe söylemek gerekirse, biyofilik tasarım, doğal dünyada var olan ve üretkenliğe katkıda bulunan elemanları yapılı çevrelerde var ederek memnun bireyler oluşumuna katkıda bulunmaktır.
Doğal malzeme, doğal aydınlatma, iç mekanlarda yeşil bitkiler ve yeşil elemanlar, manzara olanağı varsa geniş açıklıklar, doğada var olan dokular, ritimler, su elemanı, termal özellikler, hava akımı, yaya dolaşımı gibi birçok kriter aslında bu biyofilik yaklaşım kapsamına giriyor. Örneğin bol ışık alan, ahşap zeminli, yeşil duvarlı bir çalışma alanı biyofilik kriterlere daha uygun olabilir.
Her zaman, zamanının ihtiyacına yönelik reaksiyon gösteren mimarlık, 21. Yüzyılda da biyofilik tasarımı gündemine taşıyorsa, demek ki kentlerde var ettiğimiz yapılı çevreleri, biraz kalıpların dışında, belki daha basit, hatta daha ilkel yaklaşımlarla ele alarak, natürel olarak genlerimizde var olan doğa sevgisini ve özlemini tatmin etmemizin zamanı gelmiş demektir.