EYLÜL BİTMEDEN KOLEKTİF BİR KÜLTÜR SANAT RAPORU
Sonbahar adı itibariyle sıcaklara son verse de biz biliyoruz ki mevsimin en iyi hissedildiği günler, kültür sanat dünyasında yeni sezonların, konserlerin, gösterimlerin ve beklentilerin başladığı zamandır.
Yılın beklenen uyarlaması Watchmen ufukta
“Verdiğim her kararı savunabileceğimden emin değilim ama size neden o kararları verdiğimi açıklayabilirim.” Bu sözler Alan Moore ve Dave Gibbons’ın kült eseri Watchmen’i HBO için bir diziye uyarlayan, vakti zamanında bize Lost ve The Leftovers gibi iki dizi kazandırmış Damon Lindelof’a ait, Watchmen’i yazma süreci hakkında yaptığı bir yorum böyle. İnsan duyunca önce biraz gerilse de, biz Lindelof’a güvenip şüpheye düşmeme ihtimalini seçiyoruz.
Regina King
Geçtiğimiz günlerde uzunca bir fragmanlar bizi 20 Ekim’deki ilk bölümüne oldukça ısıtan Watchmen, yapımcıları tarafından kısaca “çizgi romanın modern bir uyarlaması” olarak tanımlanıyor; bolca Rorscharch bizi bekliyor, Ozymandias rolüyle Jeremy Irons karşımıza çıkıyor ve Lindelof hikayeyi Regina King’in canlandırdığı, hem Oklahomalı bir dedektif hem de saklı bir süper kahraman olan Angela Abar karakteri üzerinden anlatıyor. Filmografisinde Westworld, The Americans, Better Call Saul gibi işler bulunan dizinin yönetmen Nicole Kassell ise senaryo hakkında “Çok iddialı ve orijinaldi, daha önce okuduğum hiçbir şeye benzemiyordu” deyince, işin arkasında da HBO olunca biz rahatlıkla 20 Ekim’i beklemeye koyuluyoruz.
Erdil Yaşaroğlu’nun Oyun’una davetliyiz
Onun adını karikatür sayfalarında görmeye çok alışkınız ama Erdil Yaşaroğlu şu sıralar bizi eski-yeni tutkusuyla karşılıyor. Üstelik sayfalarda değil, Yapı Kredi bomontiada’nın her yanına yayılmış şekilde, heykelleriyle. Eski-yeni diyoruz çünkü her ne kadar yıllardır karikatürist kimliği ön planda olsa da Erdil Yaşaroğlu, heykel mezunu ve uzun süredir çeşitli sergilerde eserlerini paylaşıyor. Sanatçının “Oyun” adını taşıyan sergisi, ilk kişisel heykel sergisi olması yönüyle ayrılıyor.
Bu arkadaşın adı, Hayalci
Sıkı Dostlar, Hayalci, Kedi Şehri, Kurt Gibi Aç ve daha bir sürü heykel, Erdil’in oyunun bir parçası ve adımızı attıkça binanın çatısında, masaların arasında ya da duvarda sizi karşılıyor. Ona göre oyun, kendi kuralları, hikayesi, zorlukları olan, içinde kendi seviyeleri bulunan ve bir amaca doğru ulaşmaya çalıştığın bir yol. Heykel yapmayı kendi oyunu olarak yorumlayan sanatçının sergisi 3 Kasım’a kadar Yapı Kredi bomontiada’da.
Sonbahar geldi, başrolde Filmekimi
Sonbahar kimi melankolikler için yağmurların başlayacağı, yazla vedalaşıp sonbaharı tüm ıslaklığıyla hissedeceğimiz bir mevsimken biz kültür sanat delileri için, Filmekimi zamanı. İKSV’nin bu sene 18. kez düzenleyeceği etkinliğin programı her yıl alıştığımız gibi yine dopdolu, yine bize günde 3’er 4’er film izletmeye gebe.
The Laundromat'tan Meryl Streep ve Jeffrey Wright
Festival 4-13 Ekim’de İstanbul’da başlayacak ve 11-15 Ekim’de Ankara, 18-22 Ekim’de ise İzmir’de seyircisiyle buluşacak. Filmekimi’nin yıldızları saymakla bitmeyecek ama biz yine de bir girizgah yapalım: Adam Driver ve Scarlett Johansson’lu, Noah Baumbach’ın son filmi Marriage Story, Steven Soderbergh’in Meryl Streep, Gary Oldman ve Antonio Banderas’ı buluşturduğu (evet, üçü de var, gerçek) The Laundromat, Cannes’da Altın Palmiye kazanan Parasite ve Pedro Almodóvar’ın gönüllerin Altın Palmiye’sini alan filmi Acı ve Zafer… İnanın bu yıl da Filmekimi’ne gitmemiz için saymakla bitiremeyeceğimiz sebebimiz var, siz en iyisi dümeni 28 Eylül’den itibaren satışta olan biletlere doğru kırın, seçimlerinizi yapın.
DasDas sezonu açıyor
Sahneledikleri her oyunu takip ettiniz tiyatrolar vardır. İşte DasDas bizim için onlardan biri ve bu sezona da sağlam girmeye hazır görünüyorlar. Bizim fazlaca ilgimizi çeken Vahşet Tanrısı’nın kısa tanıtımını şöyle yapalım: Çocukları kavga ettikten sonra uzlaşmak üzere bir araya gelen iki çift, medeni bir ortam… Zaman geçtikçe çığrından çıkan yetişkinler… Olabileceklerin potansiyelini görüyorsunuz, değil mi?
Vahşet Tanrısı Ekim'de DasDas Sahne'de
Üstelik bu potansiyel Yasmina Reza’nın kaleminden çıkıyor, Celal Kadri Kınoğlu’nun rejisiyle sahneleniyor ve Binnur Kaya, Güven Kıraç, Levent Ülgen ile Tilbe Saran’ın performanslarıyla büyüyor. Prömiyerini 26 Ekim’de DasDas Sahne’de yapacak olan oyunun 29 ve 30 Ekim’deki temsilleri için de biletler satışta.