Sanal mı Gerçek mi? SEO’ya veriyle yaklaşmak!
SEOmonitor’dan Yusuf Barutçu yazdı: ''Bir markanın SEO değeri nasıl hesaplanır ve ne kadarlık bir değer yaratılabilinir?''
İstatistik biliminin babası sayılan W.Edwards Deming’in de dediği gibi:
Tanrı’ya inanıyoruz, ama kalan herkes veri getirmek zorunda.
Dijital pazarlamayı geleneksel yöntemlerden ayıran en önemli farklardan biri de bu. Aldığın her aksiyonun, elde ettiğin her çıktının veri bilimi ışığında işlenebildiği ve bunun sonucunda yatırım getirisine (ROI) göre harcamaların planlanabildiği bir alan.
Bu açıdan bakıldığında, SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) gri bir alanda kalıyor. Zira diğer dijital kanallarda yapılan yatırımların sonucu kısa sürede görülebilirken, SEO’ya yapılan yatırımın ya da harcanan emeğin karşılığını almak aylar alabiliyor. Bu fark diğer dijital mecralarda çok daha derin analiz yapma şansı yaratırken, SEO’da mikro seviyedeki istatistiklere göre yatırım getirisi hesaplamak ve buna göre aksiyon almak çok güç hale geliyor.
Dünya’nın en büyük arama motoru Google’ın söylediğine göre 200+ farklı kriter arama motorundaki sıralamalarınıza etki ediyor ve işin kötü kısmı, rakipleriniz de sizinle aynı amaca yönelik çalışma yapıyor. Tam da burada hangi metriklere bakmanız gerektiği büyük önem kazanıyor.
Zira SEO performansı değerlendirilirken genelde üzerinde durulan metrikler;
- Hangi kelimede doğal sonuçlarda kaçıncı sırada olduğun,
- Organik yöntemlerle internet sitene ne kadar trafik aldığın,
- Bunun sonucunda ne kadar değer yarattığın,
şeklinde sıralanıyor.
Hangi metriklere bakılmalı?
Teknik tespitinin zor olmasını bir kenara bırakırsak, organik trafikteki başarın aslında marka-harici arama terimlerinde gizli. Mesela: Kolektif House’un internet sitesinin bu ayki organik trafik değeri geçen aya göre %25 artmış olabilir. Peki bu artışın temelinde ne yatıyor? “kolektif house ücretleri” “kolektif house nerede” gibi arama terimleri mi, yoksa “ortak çalışma alanı”, “İstanbul’daki paylaşımlı ofisler” gibi arama terimleri mi?
Belki de bu artışın sebebi Kolektif House’un İş Bankası ile yaptığı partnerliğin ulusal çapta duyurulmasıdır. Bu yüzden, SEO performansını ölçerken marka-harici arama terimlerinin payını dikkate almak gerekli.
Gücünün Yetmeyeceği Savaşa Girme
Google, arama yapan kullanıcılarına en iyi deneyimi sunabilmek için aranan terime cevabı arama sonuçlarında veriyor.
Ya da 4 adet reklam gösterimi olan ve organik sıralamaların daha geride gösterildiği bir arama teriminde yer almak, size beklediğiniz trafik artışını getirmeyebilir.
Bu ve buna benzer Google verilerini her kelime özelinde takip ederek, fırsat sahibi olan ve rekabetin nispeten az olduğu arama terimleri bularak bunlara efor harcanmalı. Yeni kelime fırsatlarını, sadece arama hacmi metriği ile değil, aynı zamanda ilgili kelimelerde bulunan diğer unsurları da göz önünde bulundurarak bulmalısın. Ücretsiz bir araç olantopics.seomonitor.com‘u deneyebilirsin.
SEO değerini nasıl hesaplayabilirsin?
Üzerinde çalışman gereken kelimelerini belirledikten sonra, yapacağın çalışmanın sana nasıl bir trafik getirebileceğini öngörebilmen gerek. Böylece bu alana ne kadar yatırım yapman gerektiğini daha gerçekçi bir yaklaşımla belirleyebilirsin.
Kritik soru şu:
- Hangi kelimelerde,
- Ne kadarlık zaman zarfında
- Sezonsal arama hacmi değişikliklerini de hesaba katarak, hangi sıraya geldiğinde
Ne kadarlık bir değer yaratabilirsin?
Bunu sürekli hale getirip takip edebildiğin sürece, SEO’yu da en az diğer dijital pazarlama kanalları gibi ölçülebilir hale getirmek için üç altın kural koyalım önünüze:
- İnternet sitenin gerçek performansını anla
- Doğru Kelimeleri Bul
- Trendleri ve değişimleri takip ederek performansını sürekli gözle
Tıpkı W.Edwards Deming’in de dediği gibi: “Elinden gelenin en iyisini yapman yeterli değil, önce ne yapacağını anla, sonra elinden gelenin en iyisini yap.”