Kolektiflimiz Aposto! Yeni Nesil Yayıncılığa Dair Görüşlerini Paylaşıyor
Güne uyanır uyanmaz yaptığımız rutin şeylerden biri de gündemi takip etmek. Bu doğrultuda yeni nesil yayıncılıkta podcastler bir hayli yükselişte. Bu noktada ‘‘Gürültüden uzaklaş’’ mottosuyla yola çıkan Kolektiflimiz Aposto! kurucusu Umutcan Savcı, yeni nesil yayıncılığa dair görüş ve tavsiyelerini bizlerle paylaştı.
Oldukça sıradışı bir marka isminiz var. Bize çıkış hikayenizden bahseder misiniz?
Teknolojiden beslenen ve teknoloji üreterek okurlarıyla en doğru biçimde iletişim kurmayı önceleyen bir yeni medya servisiyiz. Aposto! okurlara sunduğu değer vaatleri bağımsız, yalın, derli toplu, kararında ve “gürültüsüz” bir deneyim. Sosyal medyaların yarattığı kaos; doğru, teyitli bilgiye erişimin güçlüğü ve manipülatif/spekülatif içeriklerin önlenemez hızdaki sirkülasyonu göz önüne alınırsa tüm dünyada böyle bir hizmete olan ihtiyaç aşikâr. Biz de bu ihtiyacı karşılamak üzere çıktığımız yolculukta İtalyanca “yerli yerinde, düzenli, gayet iyi” gibi anlamlara gelen “a posto” kelimesini tercih ettik. Bu aynı zamanda yerel ve uluslararası alanlarda duruşumuzu ortaya koyacak ve fonetiğiyle akıllarda kalacak da bir isim.
E-posta yayını ile başlayan ve daha sonra hızla değişen ve gelişen bir yapıya büründünüz. Bu değişime nasıl karar verdiniz?
Aposto! olarak yolculuğumuzun rotası ilk günden beri ürettiğimiz teknoloji ve içeriklerle okurumuza bütünsel bir deneyim sunmak yönündeydi. Önce kurguladığımız modelin ilk örneğini teşkil edecek bir e-posta yayınıyla yola çıktık. Ardından ekibimizi genişleterek bir e-posta yayınları ekosistemine evrildik. Son olarak da bugünkü derli toplu ve tatminkar içerik servisini şekillendirdik.
Bu iş modeline karar vermede İlham kaynağınız ne oldu?
Tüm dünyada farklı dillerde ve biçimlerde hayata geçirilen yeni medya servisleri uzun zamandır radarımızdaydı. E-posta yayınları, veri odaklı gazetecilik modelleri, teyitleme mekanizmaları, medya kuruluşlarının inovasyonları ve saygın gazetelerin dijital aboneliklerinin yanı sıra; işitsel ve görsel içeriklerin yayınlandığı mecraların müzik, radyo ve sinema endüstrilerinde yaşattığı devrim bizi oldukça heyecanlandırıyordu.
Yazılı medyada da problematik gördüğümüz alanlarda bizim işaret ettiğimiz prensipler üzerine inşa olmuş pek fazla model bulunmuyordu. Bir grup teşebbüs doğru gelir modellerini hayata geçiremediği için yok olurken bir grup yeni medya girişimi ise teknolojiden bizim hayal ettiğimiz seviyede faydalanmıyordu. Aposto! olarak biz medya ve teknolojinin kesişiminde yer tutarak yazılı ve işitsel medyada dönüştürücü bir işin altına imza atmak istiyoruz.
‘Müziksiz ülke istemiyoruz’ başlıklı bir post paylaşarak yüksek bir çıkış yakaladınız. Bu çıkışın marketing planlamalarınıza nasıl bir etkisi oldu?
Ürettiğimiz içeriklerin kalitesi ve teknolojilerimizin sunduğu kolaylıkları doğru şekilde aktararak büyümek; okurumuza yolculuğumuz boyunca güven, sadelik ve sükunet sağlamak en büyük önceliğimiz. Pazarlama stratejimizde de yer tutan başka hiçbir şey yok.
“Müziksiz ülke istemiyoruz,” paylaşımı da sözünü ettiğimiz konuların tamamen dışında kalıyor. Bir yeni medya servisi olarak kültür sanat dünyasıyla sürekli temas halindeyiz. Müzik, sinema, edebiyat, tiyatro, resim, heykel, dans ve sanatın muhtelif dallar tüm entelektüel üretimlerimizin yegane kaynağı. Aposto! olarak toplumların kültürel yaşantısının sınırlanmaması gerektiğine inanıyoruz. Kültür dünyasının bir paydaşı olarak yaptığımız paylaşımla pandemi nedeniyle oldukça zor zamanlar geçiren sanatçıların gelir kaynaklarının göreceği olası zararlara karşı çıkmış olduk.
Çalışma alanı olarak Kolektif House’u tercih etmenizin sebepleri neler?
Kolektif House’u girişimcilik dünyası ile temasımızı kuvvetlendiren merkezlerden biri olarak görüyoruz. Ekibimizin bir ayağının Kolektif’te bulunması temas ettiğimiz yaratıcı insanlardan ilham almamızı sağlıyor. Ayrıca, gelecek için olası iş birliklerini inşa etmemize de olanak tanıyor.
İş birliklerinizi oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz? Kolektif House’dan iş birliği yaptığınız markalar oldu mu?
İş ortaklarımızı ince eleyip sık dokuyarak seçiyoruz. Özellikle en faal olduğumuz alanlardan biri olan reklam sektöründe; ismi bir toplumsal infiale karışmış, hak ihlalleriyle anılan, doğaya dönülmez zararlar vermiş, herhangi bir kişi, grup, kimlik, cinsiyet ya da yönelimi ayrıştıran, hayvanlar üzerinde testler yürüten hiçbir kuruluşla çalışmıyoruz. Web sitemizdeki ethos alanında bu prensipler etraflıca yer alıyor.
Levent Kolektiflimiz Aposto! ile yeni nesil yayıncılığa dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Sizler de Kolektif House’un ofis modellerinden kendinize en uygun olanı seçerek avantajlarımızdan yararlanabilir, Kolektifli olmanın ayrıcalıklarına sahip olabilirsiniz. Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilir, lokasyonlarımıza uğrayabilirsiniz.