Kolektiflimiz OppZone Startup Yolculuğundaki Başarısını Anlatıyor
Startup ekosistemine her geçen gün gelecek vaad eden girişimler ekleniyor. Yetkinlikleri, vizyonu ve çalışmalarıyla bu girişimler ekosistemde inanılmaz bir rekabet ortamı oluşturuyor. Bu rekabet ortamında inovatif ve dinamik yapısıyla öne çıkan bir girişim var: OppZone. Kolektiflimiz OppZone’un kurucusu Odin Enes ÖZLEN, startup yolculuğunu bizlerle paylaştı.
Bize hikayenizden bahseder misiniz? İş fikrinizin çıkış noktası nedir?
Kendimi, 23 yaşında büyük hayalleri olan, girişimci olmak için Yıldız Teknik Üniversitesi’ni bırakmış bir genç olarak tanımlayabilirim. Yazmak, okumak, güncel teknolojiyi takip etmek, yeni bir şeyler ortaya koymak ve öğrenmek en büyük hobilerim biri.
İnsanlarda yaratıcı düşünmeyi arttırmayı hedeflediğim için 2017 yazında, üniversite hazırlıktan hemen sonra, bu hobimi işe dönüştürmek için harekete geçtim. Böylece, ilk profesyonel blogum KreatifBiri.com’u açtım. Kullandığım bazı pazarlama yöntemlerinin de etkisiyle, blogum daha ilk ayda sosyal medya platformlarında viral oldu. Okuyucuların da yönlendirmesiyle yazar, editör, sosyal medya yöneticilerinden oluşan 20+ kişilik gönüllü bir ekip kurdum.
KreatifBiri aylık 100.000 okunmaları geçen bir platform olunca inancım daha çok pekişti. Bu nedenle, bu alana daha çok odaklanmak için daha 1 yılı doldurmadan, üniversite birinci sınıfın ikinci döneminde okulu bıraktım. KreatifBiri ile her ne kadar geniş bir kitleye ulaşsak da düzenli bir gelir elde edemiyorduk. Bu konuda çözümleri denerken bazı startuplar “Çok güzel içerikler üretiyorsunuz. Bizim için de üretebilir misiniz?” demeye başladı. Böylelikle, sonradan OppZone adını alacak outsource içerik üretme işine başladık. Şimdi ise birçok markaya A’dan Z’ye içerik üretim ve yönetim hizmeti sunuyoruz.
OppZone olarak nasıl bu kadar hızlı büyüme sağladınız? Hedefleriniz arasında neler var?
Dokunduğumuz pain pointin çok doğru olmasıyla büyüme basamaklarını çok hızlı tırmandık. Başlangıçta, yani işe başlayana kadar, ekosistemdeki kaliteli içerik ihtiyacının bu kadar fazla olduğunu tahmin etmiyorduk. Sektörde tekelleşmiş içerik üretici platformları bulunuyordu ve işin içine girene kadar bu platformlar içerik ihtiyacını karşılıyor gibi görünüyordu. Ancak, sektöre girdikten sonra fark ettik ki asıl sorun tekelleşmiş platformlardı. Tekelleşmenin getirdiği bir dezavantaj olarak markaların ihtiyaçlarına gereken özeni göstermiyorlardı. Yani, yeterince efor ve zaman ayıramıyorlardı. İçerik üretimi de efor ve zaman isteyen bir süreç olduğundan, başta kalite olmak üzere büyük problemlere neden oluyordu. Biz de tam da bu sorunları çözen bir model geliştirdiğimiz için hızlı bir büyüme yakaladık. Yakın dönemde aldığımız pre-seed yatırım da büyüme hızımızı ateşleyen etmenlerden biri oldu. Bu yatırımla, globale açılmak ve işimizi binlerce markaya ulaştırmak istiyoruz. Çok yakında daha güzel haberlerimizi duyuracağız.
Müşterilerinize sunduğunuz en önemli ayrıcalıklar neler? İçeriklerinizin kalitesini neler belirliyor?
OppZone olarak bizi tercih eden markaları önemsiyoruz, ihtiyaçlarını anlıyoruz ve onlar için en az 3 kişilik özel bir ekip kuruyoruz. Bu ekip tüm süreci A’dan Z’ye yönetiyor. Konu belirleme, içerik, SEO, görsel ekleme, yayınlama, editörlük gibi tüm adımlar bizde oluyor. Marka, bu süreçte sadece proje yöneticisiyle iletişime geçiyor. Bir nevi tüm işler otomatik pilot varmışçasına yürüyor. Bu yüzden OppZone’u içeriğin Tesla’sı olarak düşünebiliriz.
Ekip kurarken ise en dikkat ettiğimiz şey; konuların başında çalıştığımız markaya özel kişileri belirlemek ve bu kişilerin uzun süre bu marka için çalışmasını sağlamak. Yani yazar, editör ve proje yönetici sürekli değişen bir konumda değil. Böylece, en iyi ve sadık ekiple kalitemizi sürdürmeye devam ediyoruz. Önceden yazarlarımızı KreatifBiri’nde yetiştirdiğimiz ekibimizden seçiyorduk. Son zamanlarda ise OppZone Academy ile kendi ekibimizi kendimiz yetiştiriyoruz. Böylece, editörlerimize ve yazarlarımıza eğitimler vererek gelişmeye devam ediyoruz.
OppZone ekibine katılmak isteyenler neler yapmalı?
Ekibimize full-time ya da freelancer olarak katılabilirsiniz. Freelance yazar alımlarında ise başvurularımız sürekli açık. Bir havuz oluşturuyor ve adaylarımızı değerlendirmek üzere o havuzda tutuyoruz.
Ekibimize dahil olan takım arkadaşlarımıza tatil ve yılbaşı primi, hisse opsiyonları, ek ücretli izin günleri gibi imkanları sunuyoruz. OppZone Academy ile freelance ekibimizin birçok alanda gelişimini sağlıyoruz. Ayrıca, yazarlarımızla birebir görüşmeler, düzenli toplantılar yaparak onlardan geribildirim alıyor, sistemi iyileştirmeye ve geliştirmeye çalışıyoruz.
Kolektifli olmak sizin için ne ifade ediyor? Nasıl Kolektifli oldunuz?
Kolektif House benim için çok şey ifade ediyor. Üniversiteyi bıraktıktan belli bir süre sonra ofise ihtiyacım olmuştu; ama finansal olarak yeterli konumda değildim. Ben de durumumu, Kolektif House’un CEO’su Ahmet Onur’a bir mail ile anlattım. Ahmet Bey benim mailime kayıtsız kalmadı ve Kolektif House Maslak’ta bir yıl kadar beni gezgin üye olarak destekledi. Bu destekle ben bir şirket kurup işleri çok daha iyi noktaya getirdim.
Pandemi sonrasında ise Levent lokasyonunda sabit masa üyesi oldum. Hızlı büyümenin ardından da hazır ofis üyesi olduk. Ayrıca, bu süreçte Kolektif House’un harika blog içeriklerine biz de katkılarımızı sunmaya başladık. Çok iyi çıktıları olan projeleri de hayata geçirdik.
Levent Kolektiflimiz OppZone ile startup yolculuğundaki süreçlerin detaylarına ilişkin harika bir röportaj gerçekleştirdik. Sizler de OppZone’un web sitesini ziyaret ederek en iyi hizmeti alabilir ve işinizin kalitesini artırabilirsiniz. Kolektif House olarak birçok girişimciyi yolculuklarında destekleme devam ediyoruz. Sizler de avantajlarımızdan yararlanmak ve üyelik modellerimizi incelemek için bizleri ziyaret etmeyi unutmayın!