Kolektiflimiz Stratejik Marka ve Dijital Pazarlama Danışmanı Göksemin Gökalp Özdemir Mentorluk Desteğinin Önemini Anlatıyor!

Girişimcilik ekosistemine etkili bir giriş yapabilmek için sektörü iyi tanımanın yanı sıra gerekli donanıma da hazır olunması gerekiyor. Çoğu girişimci iş fikrini hayata geçirme aşamasında zorlanarak rakipleri arasından elenebiliyor. Bu nedenle her girişimcinin bu yolculukta bir mentor desteği alması gerekiyor. Kolektiflimiz G2O Consulting’in Stratejik Marka ve Dijital Pazarlama Danışmanı Göksemin Gökalp Özdemir bizlere mentorluk desteğinin öneminden bahsediyor.

Bize hikayenizden ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Çocukluğum 7-8 kez farklı şehre taşınarak geçtikten sonra son olarak İstanbul’a yerleştim. 17 yaşımda aldığım ilk pazarlama dersi ile hayatta ne yapmak istediğime karar vermiştim. Yazları çalıştığım bir taşımacılık firması olan TNT Express’te işe başladım. Orası kariyerime başlarken zaman yönetimi ve kriz yönetimi konularında çok sağlam bir zemin oluşturdu. 3 sene sonra da hayalim olan marka yönetimi dünyasına ilk adımımı attım. 

Kariyerime Eren Holding bünyesinde bulunan Swatch’ta sıfırdan başlayıp; Calvin Klein, G-Star Raw, Toms Shoes ve Vakko gibi markalarda marka müdürlüğü yaparak devam ettim. İşimi hep severek yaptım. Uzun yıllar boyunca beni en çok heyecanlandıran şey ise dünya markalarının başlangıç aşamasıydı. Nasıl bugüne geldiklerinin cevabını öğrenme peşindeydim. İşte, şu anda da böyle güçlü markalar kurmak isteyen kişi ve kurumlarla çalışıyorum. 

Bugün ister girişim olsun ister kurumsal, herkes dijital dünyaya adapte olmakta zorlanıyor. Onlara bu yeni dünyaya nasıl adapte olacaklarını, bu dünyanın dinamiklerini anlatıyorum ve gelecek için yol haritalarını çizmelerine yardımcı oluyorum. Bir yandan da Türkiye’de ve globalde Workup İş Bankası başta olmak üzere; Google Developer Group, Seedstars, Empowering Women in Agrifood (EWA) ve Cherie Blair Foundation gibi programlarda mentorluk yapıyorum. Ayrıca bir üniversitede öğretim görevlisi olarak kariyerime devam ediyorum. 

Hayatta birden çok göreviniz var. Tüm bu görevleri nasıl yönetiyorsunuz?

Bu soruya ‘sihirli bir değneğim varmış’ gibi cevap vermek yanlış olur. Bu süreci herkes çok farklı yaşıyor ve bunun bir doğrusu yok. Bir bebeğim var ve şu an 20 aylık. İkinci ayını doldurduğundan beri de çalışmaya devam ediyorum. 1 yaşına kadar kendimiz baktık. Eşim bana bu konuda çok destek olsa da pandeminin de denk gelmesi ile beraber hiç de kolay bir süreç olmadı. Dışarıdan belli etmesem de bu dönem benim için ciddi iniş ve çıkışlarla geçti.

Annelik demek sürekli kendini suçlu hissetmek demek. Şu ana kadar çıkardığım dersi Thich Nhat Hanh’ın şu sözü ile özetlemek isterim; “Bir mandalina yerken, hayatınızdaki en önemli şey mandalina yemektir.” Oğlumla ilgileniyorsam oğlumla ilgileniyorum, işteysem de işime odaklanıyorum. Bulunduğum her anın hakkını vererek yaşamaya çalışıyorum. Bu konuda planlı ve programlı olmak en önemlisi. Ev, iş ve sosyal hayatımızla ilgili eşimle özel ortak bir takvimimiz var. Bu sayede tüm bu süreci olabildiğince verimli ve kazasız belasız atlatıyorum.

Kitap yazdığınızı duyduk. Bize kitabınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

Hem çevrem hem de yayınevlerinden uzun zamandır böyle bir talep alıyordum. İşin komik yanı yıllarca “Dijitalin kitabı mı olurmuş yahu!” derken kendimi bir anda kitap yazarken buldum. Bu lafı söyleme sebebim, aslında dijital dünyada marka olmak için bilmemiz gereken dinamiklerin sürekli değişken olmasıydı. Ama sonra şunu fark ettim ki, insanlar ne bilmediğini bilmiyor. Bu değişken dinamiklerin de farkında değiller. Bu kitabımda esas amacım; ister bir girişimci olsun ister kurumsal bir şirkette bu işi anlamaya çalışan biri olsun, ona yolu aydınlatmak ve ne bilmediğini ona anlatmak. Bugüne kadar 600’ü aşkın şirketin marka yolculuğunda beraber çalıştım. Bu kitabım ile onlara bu deneyimlerim aracılığı ile hem ilham vermek hem de tavsiyelerimle markalarının ilk günden itibaren dijitaldeki seyrini güçlendirmeyi amaçlıyorum.

Girişimcilere mentorluk verme süreçlerinde seçim kriterleriniz var mı?

Farklı sektörlerden, farklı seviyelerde girişimcilere mentorluk veriyorum. Bir girişimcilik programında yer alıyorsam, zaten program o girişimin derdini iyi anlayıp, doğru kişi bensem bana yönlendiriyor. Bunun dışında bana direk gelen danışmanlık/mentorluk işlerimde ilk baktığım şey, o kişinin zamanını yüzde yüz işine veriyor olması. Birlikte çalışırken sadece anlatıp kaçmıyorum, sonuç görmek istiyorum. O kişinin sebat edeceğini anlamam lazım. Zoom’dan bile olsa insanın gözündeki o ışığı artık anlayabiliyorum. Dijital pazarlama olan esas konuma gelmeden önce girişimcimin; bir plana sahip olup olmamasına, motivasyonuna, vizyonuna ve doğru ekiple çalışıp çalışmadığına bakıyorum. Markanın bu anlamda temeli sağlam değilse, üzerine danışmanlık vereceğim konuların bir anlamı yoktur. 

Kolektif House’da çalışmanın size ne gibi avantajları oldu?

2016 senesinde Kolektif House’a üye oldum. Girişimcilik ve freelance dünyasında insan yola tek başına çıkıyor. Karşısına ne kadar doğru kişiler çıkarsa öyle güçlenerek büyüyor. Benim için Kolektif House bu konuda önemli bir yer oldu. Tek başıma dışarıda açacağım ofisin yükünü ve yalnız hareket etme stresini benden aldı. Komün ve birbirini destekleyen bir yapının içinde olmak beni bu hayata 1-0 önde başlattı. 

Konuşmacı olarak davet edildiğiniz programlarda hangi konuları aktarmayı seviyorsunuz?

Marka ve iş stratejileri, e-Ticaret, dijital itibar ve nasıl başarılı bir girişimci olunacağına dair konuları aktarmayı seviyorum.

Son olarak genç girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?

İlk olarak onlara, hayata geçirmedikçe iyi bir fikrin önemi olmadığını söyleyebilirim. Henüz fikir aşamasında olan fikrinizi ‘‘Fikrim nasıl?’’ diyerek ortalarda gezmeyin. Hedef kitleniz olduğunu düşündüğünüz kişilere anket yapın, sorular sorun. İlk aşamada ürününüzü çok basit tutun. Ömer Erkmen’in de tanımıyla, “İnsan içine çıkabilecek ürün” olan Minimal Viable Product prensibine hakim olun. Yani, önce bir kişinin bir derdini çözün. Ürün ve hizmetlerinizi süreç içinde büyütün. Sizin eksiklerinizi tamamlayan iyi bir kurucu ortak ve sizin fikrinize inanan doğru bir ekiple yola çıkın. En önemlisi de, gerek ekibinizden gerek müşterilerinizden geri bildirim alarak ilerleyin ve kendinizi geliştirin. 
 

Maslak Kolektiflimiz G20 Consulting kurucularından Stratejik Marka ve Dijital Pazarlama Danışmanı Göksemin Gökalp Özdemir ile girişimcilerin mentorluk desteği almalarının önemine dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Sizler de girişiminiz için bir yol haritası oluşturmak istiyorsanız, G2O Consulting’i ziyaret edebilirsiniz. Ofis ihtiyacınız için Kolektif House olarak her zaman yanınızdayız! Lokasyonlarımız hakkında detaylı bilgi için bizi ziyaret etmeyi unutmayın!